HOŞ GELDİNİZ
  Özvatan
 

Özvatan

  İlçe Harita 

 Rakamlarla Özvatan 
Kuruluş Yılı 
 1990
Rakım 
 1330 mt
 Yüzölçüm (km2)
 320
 İl Merkezine
 74 km.
 Toplam Nüfus
 10.482
 İlçe Nüfusu
 7.105
 Belediye Sayısı
 2
 Köy Sayısı
 4
 Posta kodu
 
İlçe Tarihi

İlçede bulunan en eski yerleşim yerlerinin Kızılırmak kenarında bulunan Harsanız ve Zırha Kaleleri olduğu ve bunlarında Eti (Hitit)’lere ait olduğu bilinmektedir. O dönemlerde halkın bu bölgede madencilik ve ticaretle uğraştığı öğrenilmiştir. M.Ö. 430 yıllarında Zırha Kalesi’nin Roma topraklarına katıldığı yörede Roma medeniyetinin izleri görülmektedir. Kayseri Kültür Araştırmacılarının 1967 yılında yapmış olduğu araştırmada M.S.300-600 yıllarına ait mezar taşlarında Türk isimlerine rastlanmıştır. Bölgeye ilk gelen Türk aileleri Kasım Çelebi, Dikboynuz, Hıdır Kahya, İbrahim Oğulları, Mustafa Paşa aileleridir. Özvatan’daki ilk yerleşim yeri Kale Mahallesi olmuştur. Yöre Yozgat Sancağına bağlı iken “Kaleköy” şeklinde haritaya geçmiştir. 1890-1900 yıllarında Özvatan (Çukur) Muncusun’ a (Şimdiki ismi ile Güneşli) merkez köy konumunda olduğu ve 1924 yılında da Selanik muhacirlerinin Çukur’ a yerleştirildiği görülmektedir. Özvatan,1956 yılında Belediye (Nahiye), 09.05.1990 yılında 20523 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak 3644 Sayılı Kanun ile ilçe olmuştur. İlçe ismi Çukur-Özvatan olarak değiştirilmiştir.


Coğrafi Yapı

İlçe engebeli coğrafi yapıya sahip olup, etrafı dağlarla çevrilidir. İlçede bozkır iklimi özellikleri vardır. İlçede su potansiyeli ve kaynakları yeterlidir. İlçe engebeli araziye sahip olduğundan var olan su kaynaklarından sulama suyu olarak faydalanamamaktadır. İlçede bulunan en yüksek dağ Toros dağlarının devamı niteliğinde bulunan Akdağ olup, yüksekliği 2233 metredir. İlçenin diğer yerleşim yerleri ile mülki sınırlarını oluşturan Kızılırmak Nehri ilçe için her açıdan önem taşımaktadır. Ayrıca ilçe ortasından geçen Öz Deresi de mevcut su kaynaklarındandır. Özvatan ilçesi Kayseri ilimizin 75 km. kuzey-doğusunda yer almış olup, Doğuda Sarıoğlan İlçesi, Batıda Felahiye İlçesi, Güneyde Bünyan ve Merkez Kocasinan İlçeleri, Kuzeyde Yozgat İl sınırları ile çevrilidir. İlçenin yüzölçümü 206 km2, rakımı ise 1350 dir. En düşük arazi oranı ise orman ve fundalık alandır. İlçenin ciddi bir şekilde ağaçlandırılmaya ihtiyacı vardır.

Özvatan İlçesinin bozkır iklimi özellikleri vardır. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. Bölge genelde İç Anadolu’ya has karasal step iklimine sahip olsa da İlin diğer yerleşim yerlerine göre yayla iklimine sahiptir. Ortalama yıllık yağış miktarı 600 mm. Civarındadır.

İlçenin su potansiyeli ve kaynakları yeterlidir. İlçe genellikle engebeli bir araziye sahip olduğundan var olan su kaynaklarından sulama suyu olarak faydalanma imkanı bulunmamaktadır. İlçede mera sahaları, genel arazi oranına göre her ne kadar geniş görünüyorsa da bitki örtüsü çeşitliliği açısından zayıftır.

İlçenin diğer yerleşim yerleri ile mülki sınırlarını oluşturan Kızılırmak Nehri İlçe için her açıdan önem taşımaktadır. Ayrıca ilçenin içerisinden geçen Öz Dere de ilçedeki mevcut su kaynaklarındandır.


İdari Yapı

İlçede yerel yönetimleri oluşturan 2 belediye ve 4 köy bulunmaktadır. Merkez Belediyesi 1956 yılında kurulmuş ve 11 mahalleye, Küpeli Belediyesi de 1992 yılında kurulmuş 3 mahalleye sahiptir. Bu belediye ve köylerin ilçe merkezine uzaklıkları aşağıda gösterilmiştir.

2000 Yılı Nüfus Sayımı sonuçlarına göre merkez nüfusu 7.105, kasaba ve köylerin nüfusu 3.377 olup, toplam nüfus 10.482’dir. ilçe merkezinde bulunan kısım nüfusun %68’ini oluştururken,kasaba ve köylerde ise %32’lik kısım oturmaktadır. Yıllık nüfus artış hızı şehir merkezinde binde –8.03, köylerde ise –20.03 olup, toplamda ise 12.05 nüfus azalması görülmektedir.

KASABA VE KÖY

2000 NÜFUSU

Küpeli Kasabası

2382

Kermelik Köyü

380

Taşlık Köyü

355

Kavaklı Köyü

250

Tuğlaşah Köyü

10


Ekonomik Yapı

İlçe ekonomisinde hayvancılık en önemli faaliyettir. Hayvanların besi ve süt yemi ihtiyacını karşılamak amacıyla İlçe merkezinde Özvatan Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği’ne ait yem fabrikası kurulmuştur. Bu fabrika ile tarım ve hayvancılık önemli ölçüde gelişecek ve ilçe ekonomisi canlılık kazanacaktır. Ayrıca süt ürünlerini üreten bir mandıra mevcuttur. İlçede büyükbaş ve küçükbaş hayvan üretimi yapılmaktadır.

İlçe ekonomisinde tarım da önemli faaliyet dallarında biridir. Mevcut nüfusun % 60’ı geçimini tarımdan sağlamaktadır. Tarımsal üretim büyük oranda kuru tarıma dayanmakta olup, yetiştirilen ürünler içerisinde hububat (Buğday) ağırlıklı sayılmaktadır.

İlçenin Sanayisi olmayıp, halkın çoğunluğu büyük çapta olmasa da hayvancılıkla uğraşmakta olup, ticari kazancı yok denecek kadar azdır.


Sosyal Yapı

Özvatan Belediye Spor kulübü adıyla 2. Amatör Kümede oynayan 1 futbol kulübü bulunmaktadır. Bu kulübün 25 adet lisanslı sporcusu bulunmaktadır .İlçenin 1 adet spor sahası bulunmakta ise de yeterli donanımda değildir. İlçe merkezinde bir Halk Kütüphanesi bulunmaktadır.

İlçe genelinde konut sorunu bulunmamaktadır. Sosyal yaşantı imkanlar dahilindedir. Özvatan Şenlikleri Yılın Temmuz ayı sonunda yapılarak festival havasına dönüştürülmüştür.

Sanayi ve iş istihdamı olmadığından işsizlik hat safhadadır. Bu nedenle çok göç vermekte olup, önlem alınmadığı taktirde her geçen yıl bu göçün şehirlere akacağı aşikardır.

 
 
  Bugün 31 ziyaretçi (73 klik) kişi burdaydı!
Google
<

..:: Hacı Aslan TEMUR::..

www.kayserili-38-66.TR.GG - www.kayserili-38-66.tr.gg

Sitemize Hoş Geldiniz ..!

Ziyaretçi Defterine Yorumlarınızı Bekliyoruz...

Eğer Sitemizi Beğendiyseniz HEer Zaman Ziyaret Etmeniiz Bekerim

SİZLERİN DESTEĞİ İLE HER GEÇEN GÜN DAHADA BÜYÜYORUZ

www.kayserili-38-66.tr.gg

www.kayserili-38-66.tr.gg



Bedava-sitem.com vazgeçilmez adresi WWW.KAYSERİLİ-38-66.TR.GG

<


♥ Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar. Wendell Phillips

♥ Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. Bugün yarına dünle beslenerek yol alır. Bertolt Brecht

♥ Kaptanın ustalığı deniz durgunken anlaşılmaz. LUKIANOS

♥ Ölümün bizi nerde bekledigi belli degil, iyisimi biz onu her yerde bekleyelim. MONTAIGNE

Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım başım göğe ererdi. (İmam-ı Azam)

Güzel söz söyleyen, kimseden kötü söz işitmez. (Firdevsi)

Haksızlık karşısında eğilmeyiniz; çünkü hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz. (Hz. Ali (r.a))

Sakladığın sır senin esirindir. Açığa vurursan sen onun esiri olursun. (Hz. Ali (r.a))

Bütün kötülüklerin anahtarı, hiddettir. (Cafer bin Muhammed)

Güzel ahlak; bağışlayıcılık, sabır ve tahammüldür. (Hasan-ı Basri)

Nefis üç köşeli dikendir, ne türlü koysan batar. (Mevlana)

Uzun mesafelere ulaşmak, yakın mesafeleri aşmakla mümkündür. (İmam Gazali)

Cahillerin kalbi dudaklarında, alimlerin dudakları kalplerindedir. (Hz. Ali (r.a))

Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler bozulur. (Hz. Ebubekir (r.a))

Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)

Fırsatlar da bulutlar gibi çabucak geçer gider. (Hz. Ebubekir (r.a))

Çocuklarınızı kuzu gibi büyütmeyiniz ki, ileride kuzu gibi güdülmesinler. (Şeyh Sadi Sirazi)

Cevizi kırıp özüne inemeyen, hepsini kabuk zanneder. (İmam Gazali)

Yalan dört nala gider. Hakikat ise adım adım yürür, fakat yine de vaktinde yetişir.

♥ Asil azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, aslı ayrandır.

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Merhametli olanlar... Bunlara Rahman olan Allah merhamet eyler. Yerde olanlara merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet ederler. " AÇIKLAMASI: " Her kim, şefkat ve merhamet vasıflarına bürünürse, Yüce Rabbın Rahmetini kazanmış sayılır. Yavaş yavaş ondan gelen Rahmet nesimi (latif rüzgar) önce ruhunu sarar; sonra derece derece bütün dış yapısını kaplar. Ama dış temiz olunca!... Ama Şer'i hükümler onda kusursuz tatbik edilince. Aksi halde, gelmiş olsa dahi, kaçar gider.Allahulâlem"

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Allahu Teala Hazretleri her yüzyılın başında bu dini ikame edecek birini baas eder." AÇIKLAMASI: "Her yüz sen başında bir müceddid gelir. Esasta değil teferuatta önemsiz değil, önemli değişikliker yapar. Asrın icabına göre bazı ahkâm çıkarır. Muannidlere (inatçılara) cevap verir. Açıklaması kendi zamanına kalan bazı meseleleri açıklar. Bu vazifeyi yapan aynı zamanda Kutup'tur (Kubt'a Gavs da denir). Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Salacağınız bir ip, sizi mutlaka Allah'a ulaştırır." AÇIKLAMASI: "Düşün O'ndan gayri tek varlık yoktur... Abadan'dan öte bir karye (şehir) yoktur. Allahulâlem"

Resullullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Her kim Allah için olursa... Allah onun için olur." AÇIKLAMASI: "Bir kul benliğiden fena bulur (geçer), anını zamanını bir yana atar; varlığını mevhum (kuruntu ürünü) nefsine izafe etmekten vazgeçerse, Hak Tealâ ona kayısız şartsız tecelli eder... Bir başka mana daha: Her kim fiiler, sıfat ve zat yönüyle fenafillah (dünyayı kalbden tekedip tamamen Allah'a C.C. yönelmek) mertebesine ererse, onun mazharında (ortaya çıkma ve görünme yeri) İsm-i Azanm zuhur eder -zat, sıfat ve esma , efal (fiiler) olarak-.Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Yüceliğine yüce, mübarekliğine mübarek Allah dünya semasına nüzul tecellisi eyler ve buyurur: Yok mu tebe eden?... Ki, onun tevbesini kabul edeyim. Hani duacı?... Ki ,onun duasına icabet edeyim." AÇIKLAMASI: "Bu Hadis'e şu Ayeti kerime ile işaret edildi; "ŞU DA MUHAKKAK Kİ BEN, TEVBE EDEN, İNANAN VE YARARLI İŞ YAPAN, SONRA (BÖYLECE) DOĞRU YOLDA GİDEN KİMSEYİ BAĞIŞLARIM." (TA-HA Suresi, Ayet 82) Bu manalardan Allah'u Teala'ya kavuşmayı ANLA... ve bereket bul. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " O mü'min ki insanların arasına girer ve onların eziyetlerine sabreder; bu, o müminden hayırlıdır ki, insanlar arasına giremez ve eziyetlerine sabredemez..." AÇIKLAMASI: "Belirtilen manalardan biride şudur; Tam ve Kâmil insanın manaya talib olan müslümanların arasına girmesi, yalnız kalıp onlara karışmamasından hayırlıdır. (Halk arasına karışmamak, daha ziyade, meczup vasfını haiz saliklere has bir haldir. Ama bu meczup salik de, kendisinden hiç bir şey hasıl olmayan salikten hayırlıdır. Yine, kendisinde hiç bir zuhurat olmayan, meczubdan, fazilet itibari ile daha değerlidir) Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Şayet Hakkı tam manası ile bilseydiniz; su üzerinde yürürdünüz, dağlar sizinle kayardı..." AÇIKLAMASI: "Eğer Hak'kın varlığında fani olup, O'nunla beka bulsaydınız, elbette herşeye karşı bir tasarruf sahibi olurdunuz... Özellikle icat ve yok etme babında. Ama her ülkede; Âfakta ve enfüste. (Yani hem batını alemde hem de zahiri alemde). Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Hemen herkes dünyadan susuz çıkar, Ancak 'Rahman, Rahim Allah adı ile' diyenler hariç." AÇIKLAMASI: "Her noksan olan, kemal derecesine yönelmek zorundadır. Ta ki O'nu bile. Şayet O'nu bilmiyorsa hakiki kemali bulamaz. Meğer ki bütün esma ve sıfatlara tahakkuk etmiş ola. Ama hem celal tarafındaki sıfatları ile hemde cemal tarafındaki sıfatları ile. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Eğer Ademoğlunun iki dere dolusu altını olsa üçüncüsünü arzular. Ademoğlunun boşluğunu ancak toprak doldurur." AÇIKLAMASI: "Bir kalp için iki vadi olsa... İş bu iki vadi, ruhun ve nefsin vadileridir. Ve bunlar leduni ilmlerin altını ile dolsa mutlaka üçüncü bir vadininde dolmasını ister. Çünki onun istidadı vardır: Özellikle İlahi feyz kabul etme babında;bir de... evet bir de feyz veren zatta hakikatı bulması babında; bir de... evet bir de verilen feyzle hakikate kavuşmak üzerine. (burada bilhassa , Ademoğlunun gözünü dolduran şeyin toprak olarak anlatılmasından murad, zül haline varn bir fena halini bulmaktır. Özellikle burada fani bir varlığın izzet bucundan zillet enginine düşmesineişaret vardır. Buraya kadar anlatılan manaları şu Ayeti Kerimenin özlü manasına bağlamak icab eder; "HARAM HELÂL DEMEDEN MİRASI YİYORSUNUZ, MALI AŞIRI BİÇİMDE SEVİYORSUNUZ" (Fecr Suresi, Ayet 19-20)





kayserili-38-66
 
 
WwW.KaYsErİLi-38-66.Tr.Gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol