HOŞ GELDİNİZ
  Akkışla
 

  İlçe Harita 

 Rakamlarla Akkışla 
Kuruluş Yılı 
 1987
Rakım 
 1330 mt
 Yüzölçüm (km2)
 546
 İl Merkezine
 79 km.
 Toplam Nüfus
 9.864
 İlçe Nüfusu
 3.265
 Belediye Sayısı
 3
 Köy Sayısı
 5
 Posta kodu
 
İlçe Tarihi

Akkışla halkı, Orta Asya’dan göçebe oba olarak gelmiş ve bugünkü ilçe sınırları içerisine yerleşmiştir. Kuruluş tarihi belli olmamakla beraber 1804 yılında Kuzugüdenli namı ile ilçenin doğusundaki Hınzır Dağı eteklerine yerleşmişlerdir. İlk yerleşimden sonra 45 pare köy var iken, bugün 2 kasaba ve 5 pare köy kalmıştır.

Daha önceleri Sivas iline bağlı iken Kayseri’nin il olması ile birlikte Kayseri ili Pınarbaşı (Aziziye) ilçesine bağlanmıştır. Bünyan’ın ilçe olmasıyla birlikte Bünyan ilçesine bağlanmış ve bu durum 1987 yılına kadar devam etmiştir.

1953 yılında belediye teşkilatı kurulan Akkışla İlçesi 19.06.1987 tarih ve 19507 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 3392 Sayılı Kanunla Akkışla İlçesi olarak faaliyete geçmiştir.

İlçe Akkışla adını; kuzeyinde bulunan kayaların beyazlığından AK, hayvanların kış aylarında dışarıda kalmasına müsait olduğundan KIŞLA kelimesini birleştirerek almıştır.


Coğrafi Yapı

Akkışla İlçesi Kayseri İli’ne 80 km. uzaklıkta olup, doğusunda Pınarbaşı, batısında Sarıoğlan, kuzeyinde Gemerek, güneyinde Pınarbaşı ve Bünyan ilçeleri bulunmaktadır.

İlçe merkezinin deniz seviyesinden yüksekliği 1350 m. dir. Arazi itibari ile toprakların % 60 kadarı dağlıktır. Bu dağlar derin vadilerle yarılmıştır. Akkışla İlçesi ile Pınarbaşı İlçesi arasında Hınzır dağı bulunmaktadır. Dağlar güneybatıdan doğuya uzanmaktadır. Aynı zamanda dik ve sarp, yer yer tatlı meyilli sırtlardan oluşmaktadır. İlçe sınırları içerisinden geçen Kesdoğan ve Acısu çayı Kızılırmak’a ulaşmaktadır. İlçe yüzölçümü 546 km2 dir.

İklim olarak karasal iklim özelliklerini taşır, yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. Ortalama yağış miktarı m2 ’ ye 400-500 mgr. düşmektedir. İlçe genelinde meteoroloji istasyonu olmadığından meteorolojik göstergeler hakkında kesin bilgiler elde edilememektedir.

Bitki örtüsü bozkır olup, yerleşim yerleri ise meyve ve kavak ağaçları ile kaplıdır. İlçe genelinde 10.000 hektar ormanlık ve 15.000 hektar çayır ve mera alanı vardır. Mera alanları coğrafi olarak dağınık ve bitki örtüsü olarak fakirdir.


İdari Yapı

İlçe’de; biri merkez olmak üzere üç belediye kuruluşu vardır. İlçe merkezi beş Gömürgen 3, Kululu 4 mahalleden teşekkül etmiştir. İlçeye bağlı iki kasaba ve beş köy bulunmaktadır. Mezra ve bucağı yoktur.

İlçe merkezinde yerleşim genel olarak toplu yapılan konutlardadır. Müstakil olarak da bağ, bahçe ve tarla sahipleri tarafından daha modern konutlar yapılmaktadır. Köylerde elektrik, su ve kanalizasyon gibi sorunlar toplu yerleşmeyi zorunlu kılmıştır. İlçe merkezine bağlı mezra ve oba bulunmamaktadır.

2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı Sonuçlarına göre İlçe merkezi nüfusu 3.265 kişi, köyler nüfusu 6.599 kişi, genel toplam ise 9.864 kişidir. Nüfusun %51’i kadın, %49’u erkektir. Yıllık nüfus artış hızı şehir merkezinde binde 4.89, köylerde ise –14.12 olup, toplamda ise –8.22 nüfus azalması görülmektedir. Akkışla’da geçimini temin edecek iş imkanı bulunmadığından son yıllarda dışarıya büyük oranda göç olmaktadır. Bu durum Akkışla nüfusunun düşmesine neden olmaktadır.

KASABA-KÖYLER

2000 NÜFUSU

Gömürgen

2.033

Kululu

1.711

Alevkışla

66

Ganişeyh

617

Girinci

319

Gümüşsu

161

Ortaköy

1.538


Ekonomik Yapı

 İlçe halkının geçim kaynağı tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Akkışla’da faal nüfusun %65 kadarı ufak çaplı tarım ve hayvancılık ile uğraşmakta olup, kalan %35’i yurtiçinde ve yurtdışında geçici veya kadrolu işçi, memur, esnaf ve çeşitli sektörlerde çalışmaktadır.

Tarımsal faaliyet olarak yem bitkileri, yıllık 3.800 ton buğday, 850 ton arpa, 160 ton çavdar ve baklagillerden nohut ile yeşil mercimek üretilmektedir. Arazinin 20.000 hektarı tarım dışı kullanılmayan arazidir. İlçede bir Tarım Kredi Kooperatifi hizmet vermektedir. Tarımsal faaliyetler ticari amaçla değil halkın kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapılmaktadır. Son zamanlarda tarımla uğraşanların sayısında azalma görülmekte ise de süt toplama merkezinin faaliyete geçmesi ile birlikte hayvancılıkla uğraşanların sayısında bir artış olduğu görülmekte ve bu artışın devam edeceği düşünülmektedir.

İlçe dahilinde 3.290 adet büyükbaş hayvan, 45.000’e yakın adet küçükbaş hayvan bulunmaktadır. İlçe’ye has kök boyası ile Gömürgen kasabası ve Ganişeyh köyünde kilim, heybe, seccade vb.el sanatları ile halı dokumacılığı yapılmaktadır.

İlçe dahililinde ticari faaliyette bulunan işletme ve sanayi kuruluşu sayılabilecek hiç bir tesis bulunmamaktadır. Birkaç ufak çapta demirci ve marangoz atölyesi faal durumdadır. İlçenin ihtiyacına cevap verecek bir küçük sanayi sistesi kurulmasına gereksinim duyulmaktadır. Ticari faaliyet olarak, tarım ve hayvan ürünlerinin Kayseri merkezine pazarlanması şeklinde yapılmaktadır. Özellikle elma ve girebolu meyvesinin pazarlaması da kapıdan yapılmaktadır.


Sosyal Yapı

İlçe halkının büyük bir bölümü tarım ve hayvancılıkla uğraştığından yazın tarla, bağ ve bahçe işleri, aynı zamanda hayvancılıkla uğraşanlar daha iyi verim alabilmek için yazın yaylalara çıkarlar. Kışın ise hayvanlarını ağıllara çekerek bakımlarını burada yaparlar. İlçede yaşayan genelde yurtdışında bulunan ilçe halkının her yıl 6’ıncı ve 7’inci aylarda ilçeye gelmesi ile birlikte sosyal yaşantıda canlanma yaşanmaktadır. Evlenme ve nişanlar genelde bu aylarda yapılmaktadır.

İlçe genelinde 1937 yılına kadar okur-yazar olan yok denecek kadar az iken, bu gün okur-yazar oranı % 93 ‘e çıkmıştır. Okur-yazar nufusun %38’i ilkokul, %28’i ortaokul, %18’i lise, %6 sı yüksekokul mezunudur. Son yıllarda yüksekokul mezunlarında gözle görülür bir artış yaşanmaktadır.

İlçenin Kayseri’ye 80 km. uzaklıkta olması nedeniyle ilçede yaşayanların büyük bir kısmı sosyal ve kültürel faaliyetten mahrumdur. İlçe genelinde sinema, kültür sitesi, çocuk bahçesi, dinlenme parkı ve lunapark gibi

 
 
  Bugün 16 ziyaretçi (44 klik) kişi burdaydı!
Google
<

..:: Hacı Aslan TEMUR::..

www.kayserili-38-66.TR.GG - www.kayserili-38-66.tr.gg

Sitemize Hoş Geldiniz ..!

Ziyaretçi Defterine Yorumlarınızı Bekliyoruz...

Eğer Sitemizi Beğendiyseniz HEer Zaman Ziyaret Etmeniiz Bekerim

SİZLERİN DESTEĞİ İLE HER GEÇEN GÜN DAHADA BÜYÜYORUZ

www.kayserili-38-66.tr.gg

www.kayserili-38-66.tr.gg



Bedava-sitem.com vazgeçilmez adresi WWW.KAYSERİLİ-38-66.TR.GG

<


♥ Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar. Wendell Phillips

♥ Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. Bugün yarına dünle beslenerek yol alır. Bertolt Brecht

♥ Kaptanın ustalığı deniz durgunken anlaşılmaz. LUKIANOS

♥ Ölümün bizi nerde bekledigi belli degil, iyisimi biz onu her yerde bekleyelim. MONTAIGNE

Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım başım göğe ererdi. (İmam-ı Azam)

Güzel söz söyleyen, kimseden kötü söz işitmez. (Firdevsi)

Haksızlık karşısında eğilmeyiniz; çünkü hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz. (Hz. Ali (r.a))

Sakladığın sır senin esirindir. Açığa vurursan sen onun esiri olursun. (Hz. Ali (r.a))

Bütün kötülüklerin anahtarı, hiddettir. (Cafer bin Muhammed)

Güzel ahlak; bağışlayıcılık, sabır ve tahammüldür. (Hasan-ı Basri)

Nefis üç köşeli dikendir, ne türlü koysan batar. (Mevlana)

Uzun mesafelere ulaşmak, yakın mesafeleri aşmakla mümkündür. (İmam Gazali)

Cahillerin kalbi dudaklarında, alimlerin dudakları kalplerindedir. (Hz. Ali (r.a))

Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler bozulur. (Hz. Ebubekir (r.a))

Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)

Fırsatlar da bulutlar gibi çabucak geçer gider. (Hz. Ebubekir (r.a))

Çocuklarınızı kuzu gibi büyütmeyiniz ki, ileride kuzu gibi güdülmesinler. (Şeyh Sadi Sirazi)

Cevizi kırıp özüne inemeyen, hepsini kabuk zanneder. (İmam Gazali)

Yalan dört nala gider. Hakikat ise adım adım yürür, fakat yine de vaktinde yetişir.

♥ Asil azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, aslı ayrandır.

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Merhametli olanlar... Bunlara Rahman olan Allah merhamet eyler. Yerde olanlara merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet ederler. " AÇIKLAMASI: " Her kim, şefkat ve merhamet vasıflarına bürünürse, Yüce Rabbın Rahmetini kazanmış sayılır. Yavaş yavaş ondan gelen Rahmet nesimi (latif rüzgar) önce ruhunu sarar; sonra derece derece bütün dış yapısını kaplar. Ama dış temiz olunca!... Ama Şer'i hükümler onda kusursuz tatbik edilince. Aksi halde, gelmiş olsa dahi, kaçar gider.Allahulâlem"

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Allahu Teala Hazretleri her yüzyılın başında bu dini ikame edecek birini baas eder." AÇIKLAMASI: "Her yüz sen başında bir müceddid gelir. Esasta değil teferuatta önemsiz değil, önemli değişikliker yapar. Asrın icabına göre bazı ahkâm çıkarır. Muannidlere (inatçılara) cevap verir. Açıklaması kendi zamanına kalan bazı meseleleri açıklar. Bu vazifeyi yapan aynı zamanda Kutup'tur (Kubt'a Gavs da denir). Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Salacağınız bir ip, sizi mutlaka Allah'a ulaştırır." AÇIKLAMASI: "Düşün O'ndan gayri tek varlık yoktur... Abadan'dan öte bir karye (şehir) yoktur. Allahulâlem"

Resullullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Her kim Allah için olursa... Allah onun için olur." AÇIKLAMASI: "Bir kul benliğiden fena bulur (geçer), anını zamanını bir yana atar; varlığını mevhum (kuruntu ürünü) nefsine izafe etmekten vazgeçerse, Hak Tealâ ona kayısız şartsız tecelli eder... Bir başka mana daha: Her kim fiiler, sıfat ve zat yönüyle fenafillah (dünyayı kalbden tekedip tamamen Allah'a C.C. yönelmek) mertebesine ererse, onun mazharında (ortaya çıkma ve görünme yeri) İsm-i Azanm zuhur eder -zat, sıfat ve esma , efal (fiiler) olarak-.Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Yüceliğine yüce, mübarekliğine mübarek Allah dünya semasına nüzul tecellisi eyler ve buyurur: Yok mu tebe eden?... Ki, onun tevbesini kabul edeyim. Hani duacı?... Ki ,onun duasına icabet edeyim." AÇIKLAMASI: "Bu Hadis'e şu Ayeti kerime ile işaret edildi; "ŞU DA MUHAKKAK Kİ BEN, TEVBE EDEN, İNANAN VE YARARLI İŞ YAPAN, SONRA (BÖYLECE) DOĞRU YOLDA GİDEN KİMSEYİ BAĞIŞLARIM." (TA-HA Suresi, Ayet 82) Bu manalardan Allah'u Teala'ya kavuşmayı ANLA... ve bereket bul. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " O mü'min ki insanların arasına girer ve onların eziyetlerine sabreder; bu, o müminden hayırlıdır ki, insanlar arasına giremez ve eziyetlerine sabredemez..." AÇIKLAMASI: "Belirtilen manalardan biride şudur; Tam ve Kâmil insanın manaya talib olan müslümanların arasına girmesi, yalnız kalıp onlara karışmamasından hayırlıdır. (Halk arasına karışmamak, daha ziyade, meczup vasfını haiz saliklere has bir haldir. Ama bu meczup salik de, kendisinden hiç bir şey hasıl olmayan salikten hayırlıdır. Yine, kendisinde hiç bir zuhurat olmayan, meczubdan, fazilet itibari ile daha değerlidir) Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Şayet Hakkı tam manası ile bilseydiniz; su üzerinde yürürdünüz, dağlar sizinle kayardı..." AÇIKLAMASI: "Eğer Hak'kın varlığında fani olup, O'nunla beka bulsaydınız, elbette herşeye karşı bir tasarruf sahibi olurdunuz... Özellikle icat ve yok etme babında. Ama her ülkede; Âfakta ve enfüste. (Yani hem batını alemde hem de zahiri alemde). Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Hemen herkes dünyadan susuz çıkar, Ancak 'Rahman, Rahim Allah adı ile' diyenler hariç." AÇIKLAMASI: "Her noksan olan, kemal derecesine yönelmek zorundadır. Ta ki O'nu bile. Şayet O'nu bilmiyorsa hakiki kemali bulamaz. Meğer ki bütün esma ve sıfatlara tahakkuk etmiş ola. Ama hem celal tarafındaki sıfatları ile hemde cemal tarafındaki sıfatları ile. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Eğer Ademoğlunun iki dere dolusu altını olsa üçüncüsünü arzular. Ademoğlunun boşluğunu ancak toprak doldurur." AÇIKLAMASI: "Bir kalp için iki vadi olsa... İş bu iki vadi, ruhun ve nefsin vadileridir. Ve bunlar leduni ilmlerin altını ile dolsa mutlaka üçüncü bir vadininde dolmasını ister. Çünki onun istidadı vardır: Özellikle İlahi feyz kabul etme babında;bir de... evet bir de feyz veren zatta hakikatı bulması babında; bir de... evet bir de verilen feyzle hakikate kavuşmak üzerine. (burada bilhassa , Ademoğlunun gözünü dolduran şeyin toprak olarak anlatılmasından murad, zül haline varn bir fena halini bulmaktır. Özellikle burada fani bir varlığın izzet bucundan zillet enginine düşmesineişaret vardır. Buraya kadar anlatılan manaları şu Ayeti Kerimenin özlü manasına bağlamak icab eder; "HARAM HELÂL DEMEDEN MİRASI YİYORSUNUZ, MALI AŞIRI BİÇİMDE SEVİYORSUNUZ" (Fecr Suresi, Ayet 19-20)





kayserili-38-66
 
 
WwW.KaYsErİLi-38-66.Tr.Gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol