HOŞ GELDİNİZ
  Vadi ve ovalar
 
Kayseri İli’nde yer yer dar ve derin boğaz görünümü alan vadiler bulunmaktadır. Bunların kimileri, örneğin Zamantı vadisi aynı zamanda da bir teknolojik çöküntü oluğu niteliğindedir. İl topraklarındaki çöküntü havzalarının tabanlarında oluşmuş geniş ovalar, genellikle dışarı akışı olmayan kapalı havza niteliğindedir.
Kızılırmak Vadisi
İl sınırlarına Ebülhayır Köyü’nün güneydoğusunda giren Kızılırmak vadisi, özellikle Küpeli’nin güneyinden başlayarak oldukça dar ve derin bir boğaz oluşturur. Vadi, Obruk Köyü’ne kadar bu durumunu korur. Obruk’un kuzeyinde biraz genişleyen Kızılırmak vadisi, Mollahacı Köyü yakınında yine dar ve derin bir boğaz biçimini alır. Tabanı, Kuşçu Kasabası'ndan sonra genişleyen vadinin il içindeki uzantısı, Bahçeköy’ün güneybatısında sona erer.
Kayseri Ovası
İl topraklarının kuzeybatısında, Erciyes Dağı’nın kuzeyini kaplayan Kayseri Ovası, yaklaşık 890 km2 lik yüzölçümüyle, İlin ve Yukarı Kızılırmak bölgesinin en geniş ovalarından birini oluşturmaktadır Kayseri Ovası’nın uzunluğu Erkilet yakınlarından doğuda Gömeç Köyü’ne kadar 40 kilometreyi bulur. Doğusunda Karahöyük (Kültepe) ve Engir gölü sazlığı, batısında ise Karasazlık gibi geniş bölümleri kurutulmuş bataklıklar yer alan ovanın batı kesimi, Anbar ovası adıyla anılmaktadır.
Kayseri Ovası, yakın jeolojik dönemlerdeki (pliyosen-kuvaterner) kırılma ve kıvrılmalar sonucu oluşan tektonik çöküntü alanlarının birikinti maddeleriyle dolması sonucu ortaya çıkmıştır. Yerkabuğunun söz konusu hareketleriyle oluşan çukurluklar, çevredeki yüksek kesimlerden inen akarsuların getirdiği birikinti maddeleriyle (kum, kil, çakıl) dolmuştur. Günümüzde de sürmekte olan ve yer yer 20-30 m. kalınlığında bir alüvyon katmanı oluşturan bu birikmelerden sonra ova, kıyı ve orta kesimlerdeki volkanik malzeme yığınlarının dışında geniş alüvyal düzlükler durumunu almıştır. Düzlüklerin yanında, dik ve kayalık yamaçlar yükselmektedir. Kayseri Ovası’nın denizden yüksekliği, yer yer küçük derelerle yarılan bu yamaçlar önünde 1100-1150 m, orta kesimlerde ise 1050 m. kadardır.
Ovanın 370 mm. olan yıllık yağış ortalaması, yağışlı yıllarda 400 mm’yi geçer. Yağış ortalaması, ova çevresindeki dağlık kesimlerde, özellikle Erciyes’te görece daha yüksektir.
Kayseri Ovası’ndan geçen başlıca akarsu Sarmısaklı Çayı’dır. Dağların yüksek kesimlerinden eriyen kar sularını getiren ve özellikle doğudan gelerek ovayı besleyen gür kaynaklar, Kayseri Ovası’nın hidrografik koşullarını elverişli bir duruma getirmiştir. Kayseri Ovası yeraltı suları bakımından da zengindir. Yaz döneminin sıcak geçmesi ve buharlaşma oranının yüksekliği nedeniyle ovanın suları azalmakta ve sulama gerekmektedir.
Kayseri Ovası, çok eski dönemlerden beri önemli yerleşme merkezlerinin kurulduğu ve ticaret yollarının geçtiği bir bölge olmuştur. Ova günümüzde de bu niteliğini korumaktadır. Nüfus yoğunluğu km2 başına 100-150 kişiyi bulan ve yakın çevresinde İl merkezi ile köy ve kasaba niteliğinde yerleşme merkezleri bulunan Kayseri Ovası üzerinden demiryolu ve karayolları da geçmektedir. Ovada yerleşim merkezleri ve sanayi kuruluşlarının yayıldığı alanlar dışında kalan kesimler, kuru tarım ve sebzeciliğe ayrılmıştır.
Zamantı Vadisi
Uzunyayla’dan doğan Zamantı Irmağı’nın oluşturduğu bu vadi, özellikle Pınarbaşı İlçesi’nden başlayarak derin bir boğaz biçimini alır. Kuzeydoğu-güneybatı doğrultusunda uzanan Zamantı Vadisi’nin tabanı Sıradan Köyü yakınlarında genişler ve il sınırları içindeki bitimine kadar bu biçimde sürer.
Zamantı Vadisi aynı zamanda bir çöküntü oluğu oluşturmaktadır. Süveğen, Aygörmez, Köşkerli ve Kepekli dağları ile yükseltisi 1400-1500 m. dolayındadır. Vadi tabanı çok yerde lav ve tüflerle örtülüdür. Bu örtünün altında ise genellikle konglomera, kumtaşı ve kil katmanları yer alır.
Kayseri İli’nde bu sayılan vadilerin dışında Sarımsaklı suyu ve öbür küçük derelerin oluşturduğu vadiler de vardır. Bu küçük vadilerin tabanlarının birleşmesiyle yer yer tarım alanları oluşmaktadır.
Develi Ovası
İl’in ve Erciyes Dağı’nın güneybatısında yer alan Develi Ovası yaklaşık 1000 km2’lik yüzölçümüyle, Kayseri’nin olduğu gibi Yukarı Kızılırmak bölgesinin de en geniş ovalarından biridir. Develi-Yeşilhisar İlçeleri arasında uzanan ovanın doğu-batı uzunluğu 35 km, kuzey-güney uzunluğu ise 30 km.yi bulur. Yüksekliği 1150 m. kadar olan Develi Ovası tektonik bir çöküntü alanında yer almaktadır. Ovada, çevredeki dağlardan inen akarsular ve kar sularının oluşturduğu taşkınlar sonucu ortaya çıkan Sultansazlığı, Kurbağa, Deve ve Yay Gölleri gibi bataklık ve gölcükler de vardır. Oluşum bakımından Kayseri Ovasıyla aynı özellikleri gösteren Develi Ovası çemberimsi görünümdedir. Kapalı havza niteliğindeki Develi Ovası’nın çevresindeki yüksek yerlerle olan sınırı bir çok yerde oldukça belirlidir. Ovanın kıyı kesimlerinde etekler ve bunun hemen yanında dik yamaçlar yer alır. Bu yamaçlar bir çok dereciklerle yarılmıştır. Dik yamaçların önünde yer alan ve 1100-1150 m. yükseklik gösteren bu etek bölümleri köşeli taş molozları ile çakıl ve kumlardan oluşmuş bir örtüyle kaplıdır. Arazinin bu etek şeridinin önünde ovanın ortasına doğru alçalmasıyla, 1045 metreye kadar inen ve Develi Ovası’nın hemen tüm kıyı kesimlerinde rastlanan hafif eğimli bir düzlükler şeridi ortaya çıkar. Bu şeridin genişliği yer yer değişmektedir, Ovanın batı ve güney kıyılarında 3-5 kilometre, kuzey kesimlerinde ise daha dardır. Bu düzlükler geniş, yayvan ve birbirleryle kaynaşmış birikinti konileridir. Söz konusu birikinti konilerinin birbirleriyle kaynaşarak tüm ovayı çerçevelemesi sonucu Develi Ovası’nın orta bölümünde çok yayvan bir çanak belirmiştir.
Öte yandan, kuzeyde Erciyes Dağı’nın batı eteği ile İncesu İlçesi arasındaki volkanik bir eşik alan, Develi Ovası’nı dışarıya akışı olmayan bir kapalı havza durumuna getirmiştir. Bu kapalı havza, İç Anadolu’nun çukur alanları arasında en çok yağış alan yerlerden biridir. Develi Ovası’nı besleyen en önemli hidrografik öğe, kar yağışlarının önemli yer tuttuğu ova çevresindeki dağlardır. Develi Ovası, Erciyes Dağı’nın güneyi, Toroslar’ın ise kuzey yamaçlarının sularıyla beslenmektedir. Develi Ovası’nın toprak örtüsü kalın, nemli ve bol humusludur.
Nüfus yoğunluğunun düşük olduğu ovanın kıyı kesimlerinde tarla ve bahçe tarımı yapılmaktadır.
Diğer Ovalar
Kayseri İli’nde bu sayılan ovalardan başka, İl’in kuzeyinde yer alan iki küçük düzlük daha vardır. Gölova (Palas) ve Sarıoğlan adlarıyla anılan bu iki ova, Kayseri Ovası çöküntü alanından, Şarkışla’ya doğru uzanan tektonik çöküntü kuşağındaki küçük ovalar dizisinin ikisini oluşturmaktadır.
Bu iki ova, birbirinden yüksekliği 1300-1350 metre olan tepeler ve dalgalı bir alanla ayrılmıştır. Bunlardan 1106 metre yükseklikteki, 100 km2 yüzölçümlü Gölova (Palas) kapalı bir çanak durumunda olup üzerinde Tuzla adlı bir göl yer almaktadır. 50 km2’lik bir alana yayılan ve 1146 metre yükseklikte yer alan Sarıoğlan Ovası’nın suları bir boğazdan geçerek Kızılırmak’a dökülür.
 
  Bugün 1 ziyaretçi (13 klik) kişi burdaydı!
Google
<

..:: Hacı Aslan TEMUR::..

www.kayserili-38-66.TR.GG - www.kayserili-38-66.tr.gg

Sitemize Hoş Geldiniz ..!

Ziyaretçi Defterine Yorumlarınızı Bekliyoruz...

Eğer Sitemizi Beğendiyseniz HEer Zaman Ziyaret Etmeniiz Bekerim

SİZLERİN DESTEĞİ İLE HER GEÇEN GÜN DAHADA BÜYÜYORUZ

www.kayserili-38-66.tr.gg

www.kayserili-38-66.tr.gg



Bedava-sitem.com vazgeçilmez adresi WWW.KAYSERİLİ-38-66.TR.GG

<


♥ Doğruluk sonsuzluğun güneşidir. Nasıl olsa doğar. Wendell Phillips

♥ Büyük sıçrayışı gerçekleştirmek isteyen, birkaç adım geriye gitmek zorundadır. Bugün yarına dünle beslenerek yol alır. Bertolt Brecht

♥ Kaptanın ustalığı deniz durgunken anlaşılmaz. LUKIANOS

♥ Ölümün bizi nerde bekledigi belli degil, iyisimi biz onu her yerde bekleyelim. MONTAIGNE

Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım başım göğe ererdi. (İmam-ı Azam)

Güzel söz söyleyen, kimseden kötü söz işitmez. (Firdevsi)

Haksızlık karşısında eğilmeyiniz; çünkü hakkınızla beraber şerefinizi de kaybedersiniz. (Hz. Ali (r.a))

Sakladığın sır senin esirindir. Açığa vurursan sen onun esiri olursun. (Hz. Ali (r.a))

Bütün kötülüklerin anahtarı, hiddettir. (Cafer bin Muhammed)

Güzel ahlak; bağışlayıcılık, sabır ve tahammüldür. (Hasan-ı Basri)

Nefis üç köşeli dikendir, ne türlü koysan batar. (Mevlana)

Uzun mesafelere ulaşmak, yakın mesafeleri aşmakla mümkündür. (İmam Gazali)

Cahillerin kalbi dudaklarında, alimlerin dudakları kalplerindedir. (Hz. Ali (r.a))

Mal cimrilerde, silah korkaklarda, karar da zayıflarda olursa işler bozulur. (Hz. Ebubekir (r.a))

Kibir, bele bağlanmış taş gibidir. Onunla ne yüzülür ne de uçulur. (Hacı Bayram-ı Veli)

Fırsatlar da bulutlar gibi çabucak geçer gider. (Hz. Ebubekir (r.a))

Çocuklarınızı kuzu gibi büyütmeyiniz ki, ileride kuzu gibi güdülmesinler. (Şeyh Sadi Sirazi)

Cevizi kırıp özüne inemeyen, hepsini kabuk zanneder. (İmam Gazali)

Yalan dört nala gider. Hakikat ise adım adım yürür, fakat yine de vaktinde yetişir.

♥ Asil azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, aslı ayrandır.

Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Merhametli olanlar... Bunlara Rahman olan Allah merhamet eyler. Yerde olanlara merhamet ediniz ki, göktekiler de size merhamet ederler. " AÇIKLAMASI: " Her kim, şefkat ve merhamet vasıflarına bürünürse, Yüce Rabbın Rahmetini kazanmış sayılır. Yavaş yavaş ondan gelen Rahmet nesimi (latif rüzgar) önce ruhunu sarar; sonra derece derece bütün dış yapısını kaplar. Ama dış temiz olunca!... Ama Şer'i hükümler onda kusursuz tatbik edilince. Aksi halde, gelmiş olsa dahi, kaçar gider.Allahulâlem"

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Allahu Teala Hazretleri her yüzyılın başında bu dini ikame edecek birini baas eder." AÇIKLAMASI: "Her yüz sen başında bir müceddid gelir. Esasta değil teferuatta önemsiz değil, önemli değişikliker yapar. Asrın icabına göre bazı ahkâm çıkarır. Muannidlere (inatçılara) cevap verir. Açıklaması kendi zamanına kalan bazı meseleleri açıklar. Bu vazifeyi yapan aynı zamanda Kutup'tur (Kubt'a Gavs da denir). Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Salacağınız bir ip, sizi mutlaka Allah'a ulaştırır." AÇIKLAMASI: "Düşün O'ndan gayri tek varlık yoktur... Abadan'dan öte bir karye (şehir) yoktur. Allahulâlem"

Resullullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Her kim Allah için olursa... Allah onun için olur." AÇIKLAMASI: "Bir kul benliğiden fena bulur (geçer), anını zamanını bir yana atar; varlığını mevhum (kuruntu ürünü) nefsine izafe etmekten vazgeçerse, Hak Tealâ ona kayısız şartsız tecelli eder... Bir başka mana daha: Her kim fiiler, sıfat ve zat yönüyle fenafillah (dünyayı kalbden tekedip tamamen Allah'a C.C. yönelmek) mertebesine ererse, onun mazharında (ortaya çıkma ve görünme yeri) İsm-i Azanm zuhur eder -zat, sıfat ve esma , efal (fiiler) olarak-.Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Yüceliğine yüce, mübarekliğine mübarek Allah dünya semasına nüzul tecellisi eyler ve buyurur: Yok mu tebe eden?... Ki, onun tevbesini kabul edeyim. Hani duacı?... Ki ,onun duasına icabet edeyim." AÇIKLAMASI: "Bu Hadis'e şu Ayeti kerime ile işaret edildi; "ŞU DA MUHAKKAK Kİ BEN, TEVBE EDEN, İNANAN VE YARARLI İŞ YAPAN, SONRA (BÖYLECE) DOĞRU YOLDA GİDEN KİMSEYİ BAĞIŞLARIM." (TA-HA Suresi, Ayet 82) Bu manalardan Allah'u Teala'ya kavuşmayı ANLA... ve bereket bul. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " O mü'min ki insanların arasına girer ve onların eziyetlerine sabreder; bu, o müminden hayırlıdır ki, insanlar arasına giremez ve eziyetlerine sabredemez..." AÇIKLAMASI: "Belirtilen manalardan biride şudur; Tam ve Kâmil insanın manaya talib olan müslümanların arasına girmesi, yalnız kalıp onlara karışmamasından hayırlıdır. (Halk arasına karışmamak, daha ziyade, meczup vasfını haiz saliklere has bir haldir. Ama bu meczup salik de, kendisinden hiç bir şey hasıl olmayan salikten hayırlıdır. Yine, kendisinde hiç bir zuhurat olmayan, meczubdan, fazilet itibari ile daha değerlidir) Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Şayet Hakkı tam manası ile bilseydiniz; su üzerinde yürürdünüz, dağlar sizinle kayardı..." AÇIKLAMASI: "Eğer Hak'kın varlığında fani olup, O'nunla beka bulsaydınız, elbette herşeye karşı bir tasarruf sahibi olurdunuz... Özellikle icat ve yok etme babında. Ama her ülkede; Âfakta ve enfüste. (Yani hem batını alemde hem de zahiri alemde). Allahulâlem. "

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; "Hemen herkes dünyadan susuz çıkar, Ancak 'Rahman, Rahim Allah adı ile' diyenler hariç." AÇIKLAMASI: "Her noksan olan, kemal derecesine yönelmek zorundadır. Ta ki O'nu bile. Şayet O'nu bilmiyorsa hakiki kemali bulamaz. Meğer ki bütün esma ve sıfatlara tahakkuk etmiş ola. Ama hem celal tarafındaki sıfatları ile hemde cemal tarafındaki sıfatları ile. Allahulâlem."

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyurdu; " Eğer Ademoğlunun iki dere dolusu altını olsa üçüncüsünü arzular. Ademoğlunun boşluğunu ancak toprak doldurur." AÇIKLAMASI: "Bir kalp için iki vadi olsa... İş bu iki vadi, ruhun ve nefsin vadileridir. Ve bunlar leduni ilmlerin altını ile dolsa mutlaka üçüncü bir vadininde dolmasını ister. Çünki onun istidadı vardır: Özellikle İlahi feyz kabul etme babında;bir de... evet bir de feyz veren zatta hakikatı bulması babında; bir de... evet bir de verilen feyzle hakikate kavuşmak üzerine. (burada bilhassa , Ademoğlunun gözünü dolduran şeyin toprak olarak anlatılmasından murad, zül haline varn bir fena halini bulmaktır. Özellikle burada fani bir varlığın izzet bucundan zillet enginine düşmesineişaret vardır. Buraya kadar anlatılan manaları şu Ayeti Kerimenin özlü manasına bağlamak icab eder; "HARAM HELÂL DEMEDEN MİRASI YİYORSUNUZ, MALI AŞIRI BİÇİMDE SEVİYORSUNUZ" (Fecr Suresi, Ayet 19-20)





kayserili-38-66
 
 
WwW.KaYsErİLi-38-66.Tr.Gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol